28 Şubat 2009 Cumartesi

Dönemediler

Gençlerbirliği maçına Hacettepe maçının iştahının verdiği umut ile çıkıldığı ilk 10 dk da belli oldu.. Düzgün oynayan ayağa pas yapan adam gibi hücum adam gibi savunma yapan bir takım görüntüsü, Deivid' e çarpıp içeri giren gol ile son buldu..

Izdırap başladı sonrasında.. Taraftar hoca yönetim sahadaki oyuncular herkes büyük ızdırap çekiyordu.. Çok istemek ama yapamamak buydu işte.. Bir türlü olmuyordu.. Herkes didiniyor ama birşeyler tutuyordu sanki oyuncularımızı...

Şampiyonluk denen şey biraz da kırılma anlarının lehinize işlemesine bağlı.. Gençlerbirliği bir kırılma maçıydı ve kaybettik maalesef..

Neredeyse ideal 11 ile çıkılmış olmasına rağmen neden yediği golden sonra dönemedi FB? Bazı saha içi nedenleri vardı.. En önemlisi Semih, kendisini Semih yapan özelliklerini unutmuş ve her nasılsa basit oynamaktan vazgeçmişti... Her zaman gördüğü Gökhan ı bu maçta hiç görmedi ve Gökhan ın bindirmelerinden faydalanılamadı bütün maç boyunca...

Bir başka neden Uğur Boral.. Tek kelime ile berbattı.. Kenara alındıktan sonra oyundan şikayetini şöyle dile getiriyordu.." git gel git gel".. Ama bu gidip gelmelerin bir numaralı sorumlusu maalesef kendisi.. İstikrarsız akıldışı oyunu.. Takıma bir türlü eklemlenememe nerede ne yapacağını bilememe.. Uğuru takımın dışında tutan kendi oyun karakteri..Bunun farkına vardığında çok daha faydalı olabilir..

Değişikliklere gelince..Bir defa Deivid' in çıkması yanlıştı bana göre.. Takımın en iyi şutörü dışarı alınmaz.. Kazım' ın girmesi de yanlıştı.. Savunma tarafında bu kadar pasif bir adamı alıp Denizi alarak göbeği de boşaltırsanız kalenizde çok sayıda pozisyonu verirsiniz.. Çok forvet oyuncusu ile oynamak iyi hucum yapmak demek değil.. Gbirliği maçında bir kez daha kanıtlandı bu..

Aragonnes bir takım yapamadı.. Bir türlü olmadı.. Ama daha önemli olan yönetimin sezon başında yaptığı hataları farkedip etmediği.. Bu kadar işlevsiz transferler ve fakir yedek kulübesi ile şampiyonluk biraz mucize..

Yönetim Aragonnes mi Alex mi kararını bile verememiş durumda.. Anlamsız bir şekilde ikisini de tutuyor takımda.. Bu bile neden takım olamadığımızı göstermeye yetmez mi ?
Serhat

18 Şubat 2009 Çarşamba

FB'nin Maçları ( 6 Maç, skorlar kadrolar vs.)

Lig 20. Hafta
Fenerbahçe : 7 Hacettepe : 0

STAT: Fenerbahçe Şükrü SaracoğluHAKEMLER: Aytekin Durmaz , Muhittin Gürses , Mustafa İspiroğlu FENERBAHÇE: Volkan Demirel , Ali Bilgin , Önder , Lugano , Roberto Carlos , Deniz , Emre , Deivid (Kazım dk. 46), Uğur (Gökhan Emreciksin dk. 51), Alex , Semih (İlhan dk. 75)HACETTEPE: Ulaş, Adnan, Olgay , Tozo , Kadir , Baykal (Ümit Bozkurt dk. 46), Tambwe (Arda dk. 56), Orhan, Murat, Ufuk (Serkan dk. 32), Ümit Tütünci GOLLER: Alex (dk. 10, dk. 14 ve 58), Lugano (dk. 35), Semih (dk. 41 ve 49), Deivid (dk. 45+1)SARI KARTLAR: Tambwe, Ümit Bozkurt (Hacettepespor)


Lig 19. Hafta
İ.B.Belediyespor : 2 Fenerbahçe : 0


STAT: Atatürk Olimpiyat HAKEMLER: Cüneyt Çakır, Serkan Ok, Aleks Taşçıoğlu
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR: Mehmet Ali, Robert Kus, Mahmut, Gökhan Süzen, Barbosa, İskender(İbrahim Akın dk 68), Efe, Tjikuzu, Erman (Kerim Zengin dk. 83), Serhat, Adriano(Metin Depe dk.46)FENERBAHÇE: Volkan Demirel, Lugano, Roberto Carlos, Gökhan Gönül, Önder, Deniz, Vederson(Uğur Boral dk.46), Emre, Alex(Kazım dk.58), Guiza(Semih dk.58), DeividGOLLER: İskender dk 5, Tjikuzu dk.80 (İ.B.Belediyespor)SARI KARTLAR: Gökhan Gönül, Volkan Demirel, Güiza (Fenerbahçe), Mahmut, Marcin Kus (İ.B. Belediyespor)KIRMIZI KARTLAR: Mahmut dk.44, Tjikuzu dk.90+3 (İ.B.Belediyespor) Gökhan Gönül dk. 90+3 (Fenerbahçe)


Türkiye Kupası Çeyrek Final 2. Maç
Bursaspor: 1 Fenerbahçe : 2
STAT: Bursa Atatürk HAKEMLER: Hüseyin Göçek, Mustafa Emre Eyisoy, Alpaslan DedeşBURSASPOR: Ivankov, Ali Tandoğan, Ömer Erdoğan, İbrahim, Kirita, Mustafa Sarp(Bekir Ozan Has dk.78), Romaschenko, Volkan Şen, Mustafa Keçeli, Tadeu(Shin Young Rok dk.64), Sercan, TEKNİK DİREKTÖR: Ertuğrul Sağlam
FENERBAHÇE: Volkan Babacan, Lugano, Roberto Carlos, Emre(Deniz dk. 43), Vederson, Alex, Güiza, Önder, Selçuk(Gökhan Emreciksin dk.64), Gökhan Gönül(Yasin dk. 72), Devid, TEKNİK DİREKTÖR: Luıs Aragones
SARI KARTLAR: Volkan Şen, (Bursaspor), Emre Belezoğlu, Lugano, Deivid (Fenerbahçe) GOLLER: Alex (dk 23, dk 25) ,Guiza (dk. 40) (Fenerbahçe), İbrahim (dk.84) (Bursaspor)

Lig 18. Hafta
Fenerbahçe : 1 Gaziantep : 1
STAT : Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Özgüç Türkalp , Serkan Gençerler , Hüseyin Fidan
FENERBAHÇE: Volkan Demirel , Önder , Lugano , Yasin , Roberto Carlos , Deivid (Semih dk. 59 ), Emre Belözoğlu , Selçuk (Josico dk. 79), Uğur Boral (Kazım dk. 59), Alex, Güiza
GAZİANTEPSPOR: Murat Şahin , Erkan , Bekir , Deumi , İsmail , İlhan (Mehmet Yozgatlı dk. 62 ), Murat Ceylan (Julio Cesar dk. 90+1) Hakan , Tabata , Ivan (Erman Özgür dk. 72), Beto
GOLLER: Erman Özgür (dk. 82), Alex (dk. 85)
SARI KARTLAR: Selçuk, Emre, Önder, Kazım (Fenerbahçe), Murat Ceylan (Gaziantepspor)

Türkiye Kupası Çeyrek Final 1. maç
Fenerbahçe 1 Bursaspor : 0


STAT: Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Mustafa Kamil Abitoğlu , Tarık Ongun , Volkan Narinç
FENERBAHÇE: Volkan Babacan , Gökhan Gönül , Önder , Lugano , Roberto Carlos , Kazım (Gökhan Emreciksin dk 71), Emre, Selçuk (Deniz dk 65), Wederson , Deivid , Semih (Guiza dk 77)
BURSASPOR: Ivankov , Ömer , Ali Tandoğan , Tuna , Krita , Mustafa Sarp , Mustafa Keçeli , Halil (Gökhan Güleç dk 46 ), Volkan Şen , Romashenko (Eren dk 75 ), Sercan
GOL: Deivid (dk 44) (Fenerbahçe)
SARI KART: Lugano (Fenerbahçe)

Lig 17. Hafta
Fenerbahçe : 0 Trabzonspor : 0

STAT: Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Bünyamin Gezer , Serkan Ok , Cem Satman
FENERBAHÇE: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Edu, Lugano, Roberto Carlos, Deivid, Emre, Selçuk Şahin, Uğur (Kazım dk 45), Alex (Josico dk 64), Guiza (Semih dk 83)
TRABZONSPOR: Tony Sylva, Serkan, Song, Egemen, Cale, Hüseyin, Colman, Selçuk İnan (Ceyhun 90+2), Yattara (Tayfun Cora dk 90), Umut (Isaac dk 76), Gökhan Ünal
SARI KARTLAR: Selçuk Şahin (Fenerbahçe), Hüseyin, Cale (Trabzonspor)

15 Şubat 2009 Pazar

Döndüler (mi?)

Geçen hafta mutluluktan dem vurmuştuk.. Kimse yaptığı işten zevk almıyor demiştik...Bu hafta bir tekzip mi geldi acaba Saracoğlu' ndan ?

FB nin içerde Hacettepe' yi en kötü gününde bile yenmesinden daha doğal birşey olmaz. Ancak dün kü iştah, gollerdeki estetik ve takımdaşlık duygusu bir yerlere mesaj olarak mutlaka ulaşmalı..

Bir defa Aragonnes birşeyi artık aklına sokmalı.. Sistem bu ise , takımda Alex iki yıl daha kalacaksa , Deivid sağda oynayacaksa , forvetin bir tek adı vardır : Semih Şentürk !

Takımın bütün karakterini değiştiren adam Semih' ti. Bir oyuncu bu kadar etkili mi diyebiliriz. Ama Semih' in girmesi sadece Guiza' nın yerini alması anlamını taşımıyor.

Öncelikle Semih oynadığında rakip alanda bir üs kurmuş oluyorsunuz. Yani rakip alanda daha çok oynama şansı elde ediyorsunuz. Bu bütün takımı rakip kaleye yaklaştırıyor. Semih' in ikinci özelliği kendisine atılan topları tutabilmesi. Bu özelliği sayesinde bloklar arası mesafeyi kapatıyor. Bunlar temelde hücum özellikleridir ancak kaliteli savunmanın birinci kuralı kaliteli hücum etmektir. Semih sayesinde kaliteli hücum ediyoruz.. Yukarda yazdıklarımın doğal sonucu Alex' in ikinci forvet olarak ceza sahası etkinliğinin artması çünkü. Herkesin performansı artar o oynadığında...

Semih meselesine iyi bir örnek geçen sene İnönü de oynanan Beşiktaş maçıdır. Maç 1-1 iken Alex takımı hücuma çıkardı.. Orta sahayı biraz geçmişti ki topu BJK' nin sağına doğru deplase olan Semihe attı.. Bu arada Nobre arkadan müdahale ile Alex' i indirdi. Alex orta sahaya yakın bir yerlerde yerdeydi ve BJK nin sağ tarafında ceza sahasına yakın pozisyonda Semih' teydi. Semih topu aldı döndü yavaşça ceza sahasına girmeye başladı.. Karşısında bir BJK li vardı. Bu süre içerisinde Alex kalktı koştu rakip 18 e kadar geldi.. Bu sırada Semih topu Alex' in önüne yuvarladı ve onun klas vuruşuyla FB nin ikinci golü geldi...

Bu gol Semih' in ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gösteren pozisyonlardan biri... Bana göre Avrupa' nın en iyi forvetlerinden biri maalesef biz de ikinci sınıf golcülerin yedeği olarak futbol hayatını geçiriyor.. Semih i hele Alex ile izlemek çok büyük bir keyif. Umarım artık hakettiği ilk 11 i sezon sonuna kadar bırakmaz.

Semih ilk 11 de başlarsa sürekli, FB nin tolere edilebilecek sorunları kalır. Mesela solda Uğur' un futbol zekasının düşük olması gibi. Ya da Alex' in arkasında oynayan ikilinin bir türlü bulunamaması gibi. Semih olduğunda Emre' nin de ben bu bölgede daha etkili olacağını düşünüyorum..

Bana göre takım İBB maçında daha çok koştu. Ama o kadar geniş alanda koşuldu ki , farkedilemedi.

Gençlerbirliği maçını bekleyelim , bakalım dönmüşler mi???

Serhat
(F.D)

9 Şubat 2009 Pazartesi

Mutluluk

Futbol çok zaman alıyor.. Bir maçın öncesi sonrası derken herşeyin cılkı çıkarılıyor. Bir de bakmışsınız ki 4 5 saat kaybolup gitmiş. Epeyce bir süredir maç sonralarını izlemiyorum. İşimi son düdükle bitiriyorum..

Ancak arada bir özellikle Rıdvan' a yakalanıyorum. Dinliyorum yorumlarını.. Akıcı cümleler, mantıklı yorumlar.. Çoğu insan gibi beğeniyorum. Ama Rıdvan' ın ısrarla sürdürdüğü benim de bir türlü anlayamadığım yorumları var.

Bunların başında futbolcuların ruhsuz antrenörlerin umursamaz oldukları yönündeki eleştirileri. Bunu geçen seneden beri tekrarlıyor. İstanbul Büyükşehir maçından sonra da Aragonnes için söyledi benzerlerini. Aragonnes' in umrunda mıymış FB nin başarılı olup olmaması.. O aldığı paraya bakarmış..

Bu tamda karşısındakini kendisi gibi bilme sanırım. Bu düzeye gelmiş bir hocanın iş disiplinini Rıdvan tartışamaz.. Ha çıkardığı kadroyu beğenmeyebilirsin.. Oynanan oyunu da ama başkasının iş disiplini hakkında herhalde en son konuşabilecek kişi Rıdvan Dilmen' dir.. Kendisi zaten iş disipkini diye birşeye sahip olmadığında şu an hoca değil.. Hep yorumculuk, danışmanlık gibi suya sabuna dokunmayan işlerle geçti Rıdvan' ın aktif futbolculuk dışındaki yaşamı..

Neyse.. Mesele çok açık bir şekilde uyumsuz kadro.. Bunun da en büyük sebebi Guiza.. Guiza tek başına değerlendirildiğinde iyi bir oyuncu olabilir.. Yani izlerken pek iyi bir oyuncu gibi görünmüyor ama hadi diyelim ki iyi oyuncu.. Ancak Guiza' nı şu oyun sisteminde anlaşabildiği bir tane adam yok.. Guiza bir türlü ilerde top tutamadığı için FB oyunu rakip alanda oynayamıyor. Hücum bitirilemediği için de sık sık hücum yiyoruz.. Dolayısı ile alan bir türlü kontrol edilemiyor.. Bu görüntü dışardan bize ruhsuzluk gibi yansıyor. Ancak öyle boşluklar oluşuyor ki ruhla falan kapatılacak gibi değil.. Bu da birlikte oynayan insanların mutsuz olmasına yol açıyor..

Yani kimse mutlu değil.. Hoca takımdan takım hocadan taraftar hoca-takım ve yönetimden, yönetim de oyuncular ve hocadan.. Herkesin mutsuz olduğu bir yerde başarı doğar mı??

Serhat
(F.D)